SUSAM SOKAĞI KARAKTERLERİ

Susam Sokağı'ndaki karakterler ikiye ayrılır;

1) HAYALİ KARAKTERLER

Edi ve Büdü (Ernie and Bert)

     "Bert and Ernie" uyarlamasıdır. Edi, Altan Erkekli tarafından, Büdü ise bir dönem Köksal Engür tarafından bir dönem ise Atilla Şendil tarafından seslendirilmiştir. Susam Sokağı'nın bir nesil için en akılda kalan karakterleri olmuştur. Edi ve Büdü için, programın başrollerindeler diyebiliriz. İkisi de birbirlerine çok zıt karakyerlerdir ama aynı evde mutlu mesut yaşarlar. Edi yuvarlak yüzlü ve turuncu, Büdü ince uzun yüzlü ve sarıdır. Edi neşeli, Büdü sinirlidir. Edi aşırı rahat, Büdü prensiplidir. Edi'nin kaşları yoktur, Büdü'nün ise Recep İvedik kıvamındadır. Edi şakacı, Büdü ciddidir. Daha yakından tanımak istersek;
       Büdü, Edi ile birlikte yaşayan iki arkadaş olduğundan daha sonra bu yüzden kendilerine gay bile denilmiştir ama iki erkek arkadaş aynı evde yaşayamaz mı? Atılan iftiralar gerçekten de çok komiktir. Büdü'nün Edi ile sürekli çekişmesi, Edi'nin daha uçarı ve çocuksu hareketlerine karşılık Büdü'nün ağır başlı ve bilmiş tavırları ile ünlüdür. Büdü, güvercin sever, hergün radyodan "Güvercin Haberleri" programını dinler, entelektüeldir, kitap okur, bazen eve yeğeni Bülent gelir, dama oynamaya bayılır. Her zaman Edi'nin şakalarına maruz kalır ve çıldırır. 
    Edi, onun dediği hiçbirşeyi yapmaz, yapsa da sonunda dalga geçer. Edi ise Susam Sokağı'nın en komik karakteridir, Büdü'yü çıldırtmak için dünyaya gelmiş diyebiliriz. Büdü ile geceleri yan yana duran iki yatakta yatarlar ama Edi asla uyuyamaz, uyumak için şarkı söyler, ninni söyler, dans eder, Büdü'den su ister ve sonunda uyur ama olan hep Büdü'ye olur çünkü Büdü'nün uykusunu kaçırır. Sıradışı olaylar hep Edi'nin başına gelir, uzaylıları bile Edi görür. Her zaman çok esprili, zeki ve dağınıktır, Büdü'yü asla dinlemez, evde sürekli onun yüzünden komik kazalar yaşanır. Rahatına ve boğazına çok düşkün, biraz gamsızdır ama yine de biricik dosru Büdü'süz yapamaz. Büdü birgün bile evden ayrıldığında onun için gece pencerede şarkılar söyler, hayal dünyası müthiştir, aya bile gider, okyanusun dibinde yüzer. Edi'nin bu kadar zekiyse d ebazen çok saf yönleri olduğu da ortaya çıkar, komik bir seyyar satıcı Edi'yi hep kandırır, bazen hava satar, bazen 8 satmaya çalışır, böylece Edi'nin d esaf yönü ortaya çıkar. Edi her ne kadar Büdü'nün emnaet ettiği kurabiyelere dayanamayıp yese de diğer kuklalara sebze ve meyve yemeyi öğütler. Edi'nin danslı şarkıları çok meşhurdur. Tüm Susam Sokağı ile böyle şovları bulunur, programı Edi ateşler diyebiliriz. 



Kurbağacık (Kermit the Frog)

    Kurbağa Kermit (Kermit the Frog) uyarlamasıdır. Volkan Severcan tarafından seslendirilmiştir. Susam Sokağı'nın başrollerindendir. Kendisi gazetecidir. Zaten Kurbağacık'ı göre göre büyüdüğümüz için nesil olarak gazeteciliği çok sevdik. Kurbağacık'ın kuyruğu ve kulakları yoktur, sinirlenince Büdü gibi ağzını büzer, Susam Sokağı Haberleri'ni de sunar, haber konuları çok ilginçtir, geneli hayali konulardır. Konular sırasında kendisi de denek olur ve başına türlü komik ama talihsiz olaylar gelir. Çok güzel bir sesi ve Türkçe'si vardır. Yalnızken hep ormandaki dere kenarında şarkılar söyler ve bu duygusal şarkıların sonunda yine başına komik şeyler gelir. Onun şarkıları dünyanın en güzel şarkılarıdır. Hatta dünyanın en güzel aşk şarkısı bile ona aittir. Başı hep mavi ve şirin canavar Açıkgöz yüzünden derde girer. Açıkgöz seyyar satıcı olunca hep Kurbağacık'ın evine gelip birşeyler satmaya çalışır ama sattığı şeylerin Kurbağacık ile hiç ilgisi yoktur ve Kurbağacık hep sinirlenir. 


Kurabiye Canavarı (Cookie Monster)

       Cookie Monster orjinal adındaki kahramanımıza yabancı orjinal  versiyonunda Cookie denmektedir. Herkesin sevdiği ve korkmadığı ortak tek canavardır. Pinpon topu gibi gözleri içinde dönen siyah noktacıkları, etrafa döke saça yediği kurabiyeleri, masmavi postu, kalın ama sevimli sesi ile gönülleri fethetmiştir. İlk sesi çok daha güzeldir. Tek derdi kurabiyelerdir. Tabi bazen dekor ve benzeri şeyleri de yediği görülür :) Edi ne yapsa etse ona sebze yediremez ama küçük yeğeni Edi'nin kese kağıdındaki tüm sebze ve meyvelerini her zaman iştahla yer. Programda genelde Edi ile paslaşır, Edi'nin kurabiyelerini hep ele geçirir.  Aklında her zaman kurabiye vardır, kütüphaneye bile gittiğinde görevliye kurabiye sorar, doymak bilmez. Kurabiye Canavarı ayrıca Susam Sokağı içinde canlandırmalardan oluşan Canavar Tiyatrosu adında bir canlandırma da sunar ve genelde başrolünde kendi oynar. Kral'ı canlandırdığı bölüm en güzelidir.



Açıkgöz (Grover)

        Orjinal adı Grover'dir. Bizdeki adıyla Açıkgöz; pembe burnu, tatlı ve acıklı sesi, incecik kolları ve bacaklarıyla oldukça masum ve şirindir. Her bölümde farklı bir meslekle karşımıza çıkabilir. Bazen garson olur, bazen seyyar satıcı, bazen fotoğrafçı.. Sürekli para kazanma derdindedir, diğer kuklalara göre hayata erken atılmıştır, bu yüzden de açıkgöz olmak zorundadır ama pek beceremez, daha çok sakardır. Genelde Şişman Restoran Müşterisi ve Kurbağacık ile paslaşarak oynar. Süper Kahraman Açıkgöz adlı bölümde de kendi sakar ama iyi kalpli bir kahramanı canlandırır, miğferi ve pelerini vardır, gökyüzünde uçarken aniden kaldırıma çakılır, her zaman diğer kuklalara veya canlılara ayrdım etmeye çalışır ama beceremez ve başı dertte olanlar kendi veya başka kişilerin çabalarıyla, Açıkgöz farketmeden dertten kurtulurlar. Bu bazen şapkası yolun karşı kenarına uçan bir küçük kız veya ağaçta mahsur kalmış bir kedi olabilir. Paylaşmayı çok sever, genelde vücuttaki organları tanıtmayı ve spor yapmayı sever. 


Sayıların Kontu (The Count Censored)

    Kont Drakula'nın daha sevimli ve sayıları öğreten versiyonudur. Şatosunda yaşamaktadır, kiliselerde bulunan piyano olan ...da şarkılar söyleyerek sayıları öğretir, bu sırada konta sevimli yarasaları da eşlik eder. Bazen yarasalarını, bazen duvardaki örümcekleri, bazen mumları, bazen dolapları sayar. Hafiften tırsarak izlediğim karaketrdi ama çok severdim, kendisi çok karizmatiktir.



Tüylü (Herry Monster)

      Susam Sokağı'nun çılgın mavi postlu canavarlarından biridir, kalın sesli ve genelde kötü bakışlıdır, kaşları çok meşhurdur, kaş egzersizi bile yaptırır. Açıkgözile paslaşır. Tüylü bazen çok iyi ve çekingenken bazen de çok sert ve korkutucu olabilir o yüzden kendisine hep temkinli yaklaşmışımdır. Onun da seslendirmesi mükemmeldir. Spor yapmayı öğütler va aniden kapı arkalarından çıkabilir. Burun renginin bazı programlarda daha uzun veya farklı renk olduğu görülmüştür.



Elmo

       Orjinal yabancı versiyonunda baş karakterlerden birisiyken bizdeki versiyonunda sadece orkestrada gitar çalan, sesini bile dumadığımız bir karakterdir.  Orkestrasıyla harika caz parçalar çalarlar. Easy Listenin' , Monster Band'teki gitarlı performansı harikadır, mutlaka izleyin.

Uzaylılar (Martians)

    Susam Sokağı'nın uzaylıları.. Türk milletinin uzaylılardan korkmasını belki de bu arkadaşlar sağlamışlardır çünkü aniden duvardan geçerler ve etrafta kimsecikler yokken nesneleri karıştırılar. Amaçları çocuklara nesneleri tanıtmak olsa da hafiften içimizi ürpertmişlerdir, yine de sevimlidir keretalar. Duvardan geçerkenki ses efektleri harikadır. İncecik kollarıyla radyoyu karıştırıp korkup sonra tempo tutmaları da süperdir.  Sürekli "Yep yep yep yep, uh uh uh uh..." atrzı sesler çıkarırlar. Çok meraklıdırlar, ellerinde dünyayı anlatan rehber kitapçık vardır. Pembe olanının anten renkleri ilerki bölümlerde değişmiştir, beyazdan pembeye dönmüştür. Edi'yi gece gece korkutmayı severler, Büdü bu sırada Edi'ye yardım edemez çünkü mutfakta tarhana çorbası yapmaktadır ve Edi'ye inanmaz :)

Kornalı Canavarlar (Horners)

     Tatlı canavarlardandırlar. Burunlarına elleriyle dokunarak araba kornası gibi öttürürler. Hele bir de yumurtadan yeni yavruları çıkıyorsa asker uğurlaması gibi olur, korna çalan çalana..

Canavar Harvey (Harvey Monster)

       Bana göre Susam Sokağı'nın en korkunç canavarıydı. Eminim ki Gulyabani gibi birçok 80'li doğumluda korkunç izler bırakmıştır :) Kendisinin "Arada Kaldım" şarkısı inanılmaz sevilmektedir ve mavi tüylü canavarımız bu şarkı ile daha sevimli bir hale gelmiştir. Bazen sevimli karakterlerin arkasında aniden belirir ve onları şoka uğratır. 

Canavar Telly

     Bordo tüylü, baygın bakışlı, yavaş konuşan tatlı bir canavardır. Müziğe yatkındır, arada saksafon çalar.




Canavar Bruce

       Susam Sokağı Canavar Orkestrası'nda ( Monster Band) en üstte org çalmaktadır.



Canavar Maurice (Maurice Monster) 

Susam Sokağı Canavar Orkestrası'nda ( Monster Band) aşağıda en solda trompet çalmaktadır.



Clancy (Clancy Monster)

         Susam Sokağı Canavar Orkestrası'nda (Monster Band) üçlü grubun en sağında saksafon çalmaktadır.

Kurbağa Forg (Kermit the Forg)

Susam Sokağı Canavar Orkestrası'nda (Monster Band) üçlü grubun tam ortasında trompet çalmaktadır. Ayrıca başka bir canavar grubuyla şarkı söyleyip uzak-yakın gibi mesafeleri öğretmeye çalışır. Gruptaki diğer canavarlar yanında oldukça sevimli kalmaktadır. 

Güzel Gün Canavarı (Beautiful Day Monster)

       Bir kuklanın çok mutlu olduğu bir anda sinsice ortaya çıkıp herşeyi berbat edebilir ve hatta dekoru, kapıyı bile yiyebilir, dişleri korkunçtur.





Gündüz Güleryüz (Guy Smiley)

    Susam Sokağı'nın Kurbağacık'tan sonraki en önemli sunucusudur. Çocuklara birşeylerden korkmamalarını öğretir. Baze dişçiye gidip Sinan Çetin programı yapar, bazen safaride yüksek sesle konuşup aslanları kaçırır. Biraz patavatsız ve havalıdır. Seslendirmesi müthiştir.



Bay Müzik (Don Music)

      Yağmurluuu, fırtınalı bir havaaaa.. Evet bu sözlerle yağmurlu, fırtınalı bir havada evde piyano çalan tabiki de Bay Müzik'tir. Kendisi bestelerde başarılı ama güftelerde kötüdür ve har zaman da yanında Kurbağacık seyyar söz yazarı olarak bulunur. Bay Müzik'in devamını getiremediği tüm parçaları Kurbağacık tamamlar ve aniden piyano arkasından üç adamdan oluşan bir grup çıkar, ortam diskoya döner ve adamlar parça sonunda yine yokolur. Bay Müzik'in retro versiyonunda sesi gerçekten güzeldir, toktur. Saçları ise öyle kabarıktır ki içinde Kurbağacık yaşasa görünmez. 

Bay Johnson (Mr. Johnson)

         Kendisi Susam Sokağı'ndaki dükkan ve restoranların devamlı müşterisidir. Bu yüzden de hep Açıkgöz ile oynar. Açıkgöz kendisine bazen sinekli çorba getirir, bazen fotoğrafını yanlış çeker, bazen de annesinin doğumgününe fazla pasta yapar. Kısacası bu adamın dediği asla olmaz, hep çile çeker :)  Kemal Unakıtan'a çok benzetilmiştir.





Kerim (Roosevelt Franklin)

       Susam Sokağı'nın havalı ve asi kuklasıdır. Okulun popüler çocuğudur. Makarna yemeyi sever ama Kaptan Sebzesever'i görünce vazgeçip sebze yemeye başlar. Saçları hep jöleli gibi diktir. Küçücüktür ama çok şirindir.




Prairie Dawn

   Susam Sokağı'nın küçük boyutlu ama tatlı sesli şarkıcısıdır, piyano da çalar. Bazen Edi ve Kurabiye Canavarı'na eşlik eder. Pembedir. 

Abby

Susam Sokağı'nın küçük ve şirin perisidir, sihir yapmayı sever. Çatallı, cırtlak bir sesi vardır :)